Yunus Özaksu
1992’de Trabzon’da doğdu. 2013-2015 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde, Tekstil Tasarım okudu. 2015-2020 yılları arasında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde, Geleneksel Türk Sanatları okudu. İstanbul’da yaşamaktadır ve duvar resmi ve kalemişi alanlarında çalışmalar yaparken, aynı zamanda minyatürün anlatım dilini kullandığı işler üretmektedir.
Anlatımlar; gecenin içine güneş sızmayan, salt karanlığında çekilmiş röntgenlerin incelemeleridir.Yapı bozuma uğramış kültürel ve mitolojik motifler, anakronik bir perspektifle zihin dünyasında yeniden şekillenmektedir. Altının Güneş’e, Güneş’in erilliğe, erilliğin ise kültüre atıfta bulunması gibi yine aynı uzamsallık cetveli kullanılarak, Gümüşün Ay’a ve Ay’ın dişiliğe, dişiliğin ise doğaya verdiği referanslar mitolojik ipuçlarıyla betimlenmektedir. Minyatürün anlatım dilinde olduğu gibi ışık araçsallaştırılmış, kutsal ateş gibi imgeler, renk kullanımı, ve tekstürün (leopar- zebra) vurguyu artırması amaçlamıştır. Sanatçı çalışmalarında, kültürle manipüle edilmiş bilincin, yüzyıllardır süregelen kültür-id çatışmasını, mitolojiden de yararlanarak sürreal bilinç altı aleminde oluşmuş ruhsal durumların yansımaları ve çatışmalarını işlemektedir.
1992’de Trabzon’da doğdu. 2013-2015 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde, Tekstil Tasarım okudu. 2015-2020 yılları arasında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde, Geleneksel Türk Sanatları okudu. İstanbul’da yaşamaktadır ve duvar resmi ve kalemişi alanlarında çalışmalar yaparken, aynı zamanda minyatürün anlatım dilini kullandığı işler üretmektedir.
Anlatımlar; gecenin içine güneş sızmayan, salt karanlığında çekilmiş röntgenlerin incelemeleridir.Yapı bozuma uğramış kültürel ve mitolojik motifler, anakronik bir perspektifle zihin dünyasında yeniden şekillenmektedir. Altının Güneş’e, Güneş’in erilliğe, erilliğin ise kültüre atıfta bulunması gibi yine aynı uzamsallık cetveli kullanılarak, Gümüşün Ay’a ve Ay’ın dişiliğe, dişiliğin ise doğaya verdiği referanslar mitolojik ipuçlarıyla betimlenmektedir. Minyatürün anlatım dilinde olduğu gibi ışık araçsallaştırılmış, kutsal ateş gibi imgeler, renk kullanımı, ve tekstürün (leopar- zebra) vurguyu artırması amaçlamıştır. Sanatçı çalışmalarında, kültürle manipüle edilmiş bilincin, yüzyıllardır süregelen kültür-id çatışmasını, mitolojiden de yararlanarak sürreal bilinç altı aleminde oluşmuş ruhsal durumların yansımaları ve çatışmalarını işlemektedir.
Eser Bulunamadı.